SADAKAT PROGRAMLARI, TÜKETİCİLERİN YÜZDE 70’İNİN ALIŞVERİŞ TERCİHİNİ ŞEKİLLENDİRİYOR
Pandemi sonrası dönemde markaların müşteri bağlılığını artırmak için yatırımlarını artırdığı sadakat programları sektörü, dünya çapında hızla büyüyor. 2021 yılında 8,75 milyar dolar değerindeki küresel sadakat yönetimi pazarı, 2027’ye kadar yıllık yüzde 16,88’lik büyüme oranıyla dikkat çekiyor. Türkiye’de de benzer bir ivme yaşanıyor. Tüketicilerin yüzde 70’i, düzenli alışverişlerinde sadakat programlarının etkili olduğunu belirtiyor. Özellikle dijital ödüllendirme platformlarının yükselişi, sektörde dönüşümün habercisi.
“Bağlılık Yeni Para Birimi”
Interlink Genel Müdürü Can Taşçıoğlu, sadakat programlarının ekonomik belirsizlik dönemlerinde markalar için kritik öneme sahip olduğunu vurguluyor:
“Sadakat programları artık müşteri ve çalışan bağlılığı artırmanın ötesine geçti. Markalar için bir güvence ve sürdürülebilirlik aracı oldu. Müşterilere maddi teşviklerin yanı sıra, manevi bağlar da oluşturmak, kalıcı bir sadakat yaratmanın anahtarıdır.”
Taşçıoğlu, çalışan sadakatine dair de şu ifadeleri kullandı:
“Dijital takdir ve ödüllendirme sistemleri, çalışanların hem bireysel motivasyonunu hem de takım ruhunu güçlendiriyor. Bu tür yenilikçi çözümler, modern iş dünyasında fark yaratıyor.”
Teknoloji ve Veri Odaklı Yaklaşımlar
Interlink, sadakat programlarında teknoloji odaklı çözümler sunarak sektörde fark yaratıyor. Geliştirdikleri simülasyon yazılımlarıyla ödüllendirme programlarının başarı oranını önceden analiz eden firma, müşterilerine daha etkin stratejiler sunuyor. Taşçıoğlu, bu yaklaşımı şu sözlerle destekledi:
“Veriye dayalı kararlar, sadakat programlarının başarısını garantiler. Interlink olarak, markalara hem ekonomik hem de sosyal fayda sağlayan çözümler üretiyoruz.”
Sadakat Programlarının Geleceği
Günümüzde markalar, müşteri ve çalışan bağlılığını artırmak için dijital çözümlere yöneliyor. Dünya genelindeki büyüme rakamları ve Türkiye’de artan talep, sektörün geleceğinin parlak olduğunu gösteriyor. Sadakat programlarının hem ekonomik sürdürülebilirlik hem de toplumsal bağlılık açısından değer kazandığı bu dönemde, yenilikçi yaklaşımlar sektöre yön vermeye devam ediyor.